
Bilgisayar başına oturdum bu yazıyı yazmak için. Bugün 29 Aralık, listemden Beirut’un Postcards From Italy’ si çalıyor. Bu şarkı içimi neşe ve huzurla doldurur hep. Fırsatın varsa sen de yazıyı okurken dinle olur mu?
Doğum günleri dışında yılın en sevdiğim gününe 2 gün kalmış. 31 Aralık çocukluğumdan beri benim için büyülü bir gün. 1 Ocak olduğunda mucize olmayacağını ve bir önceki günün devamını yaşayacağımı bilsem de hep hayaller kurduğum, hayatımda yenilikler olacağına inandığım gün o gün. O zamanlardan beri çok severim defter tutmayı ve yazılar yazmayı. 31 Aralık gecesi de defterime yeni yılda değiştirmek ve yapmak istediklerimi hep yazardım. En sevdiğim fotoğrafları yapıştırırdım. Keşke saklamış olsaydım o defterleri…
Şimdilerde “vizyon panosu” çalışmaları çok meşhur. Aslında benim çocukluğumda yazdığım o defterlerden farklı değil. Yeni yıldan beklediğimiz, kalbimizden geçen ne varsa yazdığımız, resimlerle süslediğimiz eğlenceli bir pano. Ve tavsiye edilen, evin içinde en çok gözümüze çarpan yere onu yerleştirmemiz ve sık sık yazdıklarımıza bakarak ne için çalıştığımızı, hedeflerimizi, hayallerimizi kendimize hatırlatmamız.
Yıl bitmeden oturup düşünmek ister misin benim gibi? Biten yılda neler öğrendin, karşına çıkan zorluklarla nasıl başa çıktın, kendinden nasıl bir insan yarattın? Yeni gelen yılda neleri değiştirmek istiyorsun? Kendine hangi hedefleri koyuyorsun? Kendini ne yaparken hayal ediyorsun? Ya da yeni edinmek istediğin alışkanlıklar neler?
Ben yıl sonu defterlerimi kapatmaya hazırım. Yeni yılda açılacak yeni sayfalarım için de çok heyecanlıyım.
Her ne dilersen dile hep en öne kendini koy olur mu? Tüm sevdiklerin ve sana ihtiyacı olanların da senden beklentisi bu, senin iyi olman. Gönlünden geçenleri gerçekleştirmek için var olan tüm gücünle çalış, asla yılma. Zor gelirse, ayağın tökezlerse bir an dur. Dinlenip tekrar yoluna devam et, gerekirse yeni yollar ara. Kendinin elini hiç bırakma.
Mutlu bir sene diliyorum!
Sevgiyle.